D’She Style astroloji🔝
D’She Kadını Sevgili Zeynep Ceylan Kankat Balık burcunda gerçekleşen Yeni Ay ile birlikte hayatımıza akan değişimleri anlattı.
22 Şubat 2020 günü gerçekleşen BALIK burcundaki Yeni Ay’ın etkisi altında hayatımıza yepyeni bir içsel bakış, yeni umutlar, ümitler, fikirler, kararlar ve oluşumlar ve yeni insanlar ile birlikte yol almak üzere hazırlık yapıyoruz.
Biraz sıkışmışlık, karışıklık hissedebiliriz ve nasıl, ne zaman, nerede harekete geçmemiz gerektiğiyle ilgili tereddüt veren durumlar, sisli puslu durumlar söz konusu olsa dahi içten içe artık bir şeylerin eski gibi gitmeyecek olduğunun da fazlası ile farkında olduğumuz bir zaman dilimindeyiz.
Sahip olduğumuz bu içsel bilgi bizleri zaman zaman korkutuyor. Bir taraftan yeni bir başlangıç yapman lazım diyen gökyüzü, diğer taraftan ise dur geçmişe iyice bak, eksik gedik ne varsa tamamla, yolla, öyle çık, sorumluluklarının farkında ol, görmemezlikten gelme, çalış, tembelliği bırak, denenmemiş, yeni, marjinal ve seni yenileyecek olana git diyen bir göksel enerjiler altındayız.
Biz insanoğlu her zaman kendi güvenlik alanımızda bildik, tanık ve alışmış olduğumuz etkiler, kişiler durumlar ve konumlarda rahat ederiz. Şimdi bu güvenlikli alandan çıkmamız istenirken, bir parça direnip, korkup ve isteksiz bir şekilde acaba nasıl olurda bu durumu atlatıp eski halimde kalabilirim? düşüncesinde olabiliriz.
Ancak şunu söyleyebilirim ki her ne kadar akıllı, zeki, başarılı ve öngörülü olsanız da bu değişimler ve yenilikler bizlerin hayatında mutlaka bir şekilde tezahür edecektir. İyisi mi bizler bunları yapmak için kendimiz gönüllü olalım. İşlevini bitirmiş, bizde bağımlılık yapmış, alışkanlık haline gelmiş her türlü ilişki, iş, aşk, arkadaş, davranış ve tutumların bırakmamız gerekiyor.
Temizlenmek, arınmak ve yeniden doğuş yaşamak için bu yüklerden arınmalıyız. İlk önce hayatımızda ”mış“ gibi duran, arkadaşım, dostum dediğimiz, sevgi dilendiğimiz, istediğimiz ilgiyi, şefkati ve yakınlığı bulamadığımız kişilerden uzaklaşmalıyız Sevgili Dostlarım.
Sizi aramayan, hatırınızı sormayan ve yanınızda olmamadıkları için hep bir mazereti olan bu kişiler için enerjinizi ve vaktinizi harcamayın. Sizin başarılarınızı desteklemeyen, sevinçlerinizi ve üzüntünüzü algılamayan, sağlık durumunuzu önemsemeyen veya korkularınız ile mücadele etmenize yardımcı olmaya gönüllü olmayıp, hep kendini düşünen sözde pozitif insanların farkına varın.
Pozitif insan, pozitif mekan ve pozitif konuşma, davranma halini içselleştirmek öyle sanıldığı gibi kolay değildir. Günümüzde bunlar sözde kalıp, daha doğrusu pozitif olmak adına son derece yüzeysel ilişkilere ve paylaşımlara sebep olmakta. İşte şimdi bizler gerçek iyilik, sevgi ve paylaşımın farkına varmak, yapılan iyiliğin arkasından konuşmamak, bütünün bir parçası olarak herkesi sevgi ile kucaklamak, sadece işin eğlenceli ve pozitif kisfesi, yani maskesi altında olmak adına saklanan aslında son derece egoist, hayatı kendileri için yaşayan, etrafındaki insanları onlara uyarsa kabul eden, yeri geldiğinde arkamızdan dedikodumuzu yapıp eleştiren ama kendisine hiç bakmayan o sözde mükemmel kişilerden kurtulmak üzere harekete geçmeye başlıyoruz.
Gerçekler bir bir su yüzene çıkarken, bizler de geçmiş ile yüzleşmek, bilmediğimiz sırları, olayları ve kendimizdeki ve başkalarındaki kusurları çok daha fazla görür olmaya başlıyoruz.
Kafalarımız karışık, sisli ve puslu bir yolda ilerlemeye çalışırken her şeyin içiçe geçtiği ve sınırların, egonun kalktığı ama tüm sorun ve problemlerin önümüze geldiği bu yolda en önemli şeyin kendimize karşı dürüst olmamız gerektiğinin farkına varıyor olacağız.
CANIMIZ NE KADAR ÇOK ACIRSA ACISIN BUNU YAPMAK VE KENDİMİZE DÜRÜST OLMALIYIZ!
Evet kendimizde görmek ve kabul etmek istemediğimiz bir takım durumlar, duygular ve davranışlar söz konusu olabilir. Başkasında görmekten rahatsız olduğumuz hatalı davranış, konuşma şekli veya hareket tarzını aslında bizler de zaman içinde başka yerlerde başka kişilere yapmış olabiliriz. Egomuzu karşı tarafa aksettirmiş ve karşımızdaki kişiye o duyguyu yaşatmış olabiliriz. Bir başkasında görmeye dayanamadığımız bir ruh hali, davranış şekli aslında belki de bizim sahip olduğumuz bir özelliğimiz olabiliriz. İşte aynalama ve paradoks da burada başlıyor olacak.
Eğer bizler bütünün bir parçası isek; karşımızdaki kişiler de bizden bir parçayı temsil ediyordur. Bizler hem iyiyi hem kötüyü kendi içimizde bulunduran varlıklarız. Sadece hangi tarafı kuvvetlendirceğimiz bizim farkındalığımıza, irademize ve dengemize kalmıştır. Aslında anlaşılması oldukça zor paradoksal bir yapının içindeyiz, bunu anlamak için NEPTÜYEN yani Balık Burcu gibi aşk ve sevgi gözü ile bakılan bir bakış açısına sahip olmamız gerekiyor SEVGİLİ DOSTLARIM. Hem var olan tek ‘birlik’ içinde herkes ve her şey ile bir bütün halinde olup, diğer taraftan ise kendi biricik ve özel varoluşumuzu yaşamaktayız. İşte sır ve marifet bu paradoksal yapı içinde gizli oluyor; ayrışmadan ve egomuzu yükseltmeden hem kendimize hem de bütüne aynı derecede sevgi ve merhamet duygusu ile yaklaşmak ve kucaklamak gerekiyor.
Bu dönemde en önemli şey kendimizi ilahi olana yani akışa bırakmak ve gelene teslimiyet içinden gönülden sevgi ile kucak açmak olmalıdır. İçinde bizlerin göremediği nice şifa ve güzellikler gizli olan bu enerjiyi her hali ile kabule geçmek ise bizlere inanılmaz güzel kapılar açacaktır. Kuşkuyu ve korkuyu lütfen bırakın. Önce kendimizden başlayarak ve sonra etrafınızdaki kişilere karşı anlayışlı , merhametli ve sevgi dolu olun. Ancak size artık enerjisi uymayan kişiler ile yollarınızı güzel bir şekilde ayrın. Çünkü artık zaman gerçek ruh aileniz ile buluşma zamanı. 4 – 5 yıl öncesinde yarım kalan, üstü örtülü olaylarınızı netleştirin, hayallerinizi gerçekleştirmek için tekrar içe dönüp eksik olanların farkına varın.
Gökyüzünde var hayallerinizi gerçek kılma enerjisini ve potansiyelini sonuna kullanmak için yenilikçi ve yüksek voltajlı URANÜS’den ve akılcı, disiplinli ve kalıcı işler için hareket eden Mars’tan yardım alın.
Sevgi ile Şifa olsun.
Daha iyi bir sen olmak için D’She Style’da kalın.